Halk arasında ’kupa tedavisi’ olarak da tanımlanan hacamat; uzun senelerdir bilhassa ağrı tedavisinde uygulanan geleneksel yöntemlerden biridir. Özel olarak tasarlanmış kupaların tatbik bölgelerinde vakumlanarak bekletilmesi ve hemen sonra küçük ve sathi kesiklerin atılması disiplinine dayanmaktadır. Kesik atılması hemen sonra yeniden kupa ile kapatılmakta ve kanın vücuttan dışarı atılması sağlanmaktadır.
Kupa tedavisi Peygamber Hz. Muhammed (S.A.V.)’in bir geleneği olarak kabul edilmektedir. Kupa tedavisi genel iyilik hali ve bir takım hususi durumları tedavi etmek için önerilmektedir. Hastalık söz konusu olduğunda kupa tedavisi uygulaması için özel günleri beklemeye gerek yoktur. Ancak genel iyilik hali için hicri ayın ikinci yarısındaki “üç tekli günde” yapılması müsait olmaktadır. Bununla ayın ikinci yarısındaki tekli günlerde (15, 17 19, 21, 23, 25, 27.günler) yaptırılması da müsait olur. Kupa tedavisinden önce oruç tutmaya, rejim uygulamaya yahut kan sulandırıcı deva hariç, ilaçların kesilmesine gerek yoktur.
Hacamat tedavisi bir nevi cerrahi müdahaledir. Kime ve hangi bölgeye yapılacağı bütün tedavi metodlarında olduğu gibi benzer biçimde hekim tarafınca belirlenmelidir. Uygulamayı, doktorun yapması gerekir.
Genelde sırt bölgesinden yapılsa da, yaptıran bireyin hastalığına, şikayetine göre baş bölgesi ve vücudun öteki akupunktur noktalarına da uygulanabilir. Ancak yapılacak bölge hekim tarafınca belirlenmelidir.
İnsanda birtakım durumlarda aşırı toksin birikmektedir. Bu konu ise pek çok rahatsızlık ve şikayetin açığa çıkmasında temel sorun olarak kabul edilmektedir. Hacamat; alanında uzman hekimler tarafınca doğru yerlere uygulanmış olduğunda, vücuttaki fazla toksinin kan yolu ile atılmasını ve yaşanmış olan şikayetlerin son bulmasını sağlamaktadır.
Yapılan araştırmalarda, insan vücudundaki lenf sıvıları olması gerekenden fazla toksin içermektedir ve bu fazlalığın dışarı atılması gerekmektedir. Cilt altında orta üst bölgede biriken lenf sıvısının en kısa ve kalifiye yöntemi olarak hacamat tedavisi kabul edilmektedir. Hacamat ile drene edilen toksinlerden kurtulan gövde kendini yenilemekte ve ağrılardan kurtulmaktadır.
Hacamat tedavisi oldukça uzun senelerdir rahatsızlıkların tanı ve tedavisinde uygulanmaktadır. Bu nedenle gerek araştırmalar gerekse de ilmi çalışmalar sonucunda insan vücudunda hacamat noktaları belirlenmiştir. Bu hacamat noktaları aşağıdaki şekilde sıralanabilir.
Kürek Kemiklerinin Ortası : Pankreas ve safra kesesi gibi rahatsızlıkların tedavisinde uygulanmaktadır.
Kafa Arkası : Psikolojik problemlerin tedavisinde.
Boyun : Göz ve diş hastalıklarının tedavisinde
Kulak Arkası : KBB hastalıklarının tedavisinde, baş ağrısının tedavisinde
Omuz : Tansiyon ve akciğer hastalıklarının tedavisi ile hormon dengesizliklerinin düzenlenmesinde
Bel : Bel ağrısı ve ürolojik problemlerin tedavisinde
Kuyruk Sokumu : prostat ve adet düzenliklerinin tedavisinde
Baldırlar : Sedef ve böbrek hastalıklarının tedavisinde uygulanmaktadır. Hacamat tedavisinin alanında uzman ve tecrübeli hekimler tarafınca uygulanması gerekmektedir. Öyle ki; uygulamada başarıyı elde eden faktörlerden en önemlisi yaşanılan sağlık probleminin tedavisi için en doğru hacamat noktasının bulunmasıdır.
Kafanın üst bölgesinde (bıngıldak) ve ense çukurunda hacamat uygulamasının gerçekleştirilmesi sakıncalıdır. Bu noktalardaki her müdahale akıl hastalıklarına yahut zihinsel problemlere sebep olabilmektedir. Aynı zamanda hacamat uygulamasının hangi yerlere yapılacağı ve ne kadar zamanda bir tekrarlanması gerektiği de büyük ehemmiyet taşımaktadır. Öyle ki kulak ve kafa hacamatlarının oldukça sık tekrarlanmaması önerilmektedir.